Ailesinden ve küçüklüğünden bahseden Galatasaray Başkanı Özbek "1950 doğumluyum. Bazen insan kendi hayatını gözden geçirir. Hayat hikayem Giresun'da başladı. Normal bir Anadolu evinde büyüdüm. Anadolu'da büyük aileler vardır. Aynı evin içinde babam, amcam, amcamın hanımı, çocukları. Herkesin iş bölümü var. Sabah tarlaya gidiliyor, akşam yemek yeniyor. Elektrik, su yok. Gaz lambaları var. Güneş battıktan sonra hayat bitiyor. Döşekler indiriliyor, herkes yatıyor. Güneş doğunca hayat başlıyor. Sabah 5'te herkes kazması çapası elinde görevine gidiyor. Bulunduğumuz yer Türkiye'nin fakir mecralarından biri. Aileler zor şartlarda göç vermeye başlıyor. Önce babam gelip İstanbul'a yerleşiyor. Mehmet kardeşim İstanbul'da doğdu. İki göz bir evde bir yaşam ama mutluyduk. Babam İstanbul'un seçkin insanlarının gittiği restoranda garsonluk yapıyor. Gelen insanların birçoğu Galatasaray Lisesi mezunları. İlkokula Taksim İlkokulu'nda başladım. Galatasaray Lisesi sınavlarına girdim. 10. sırada kazanmıştım" dedi.
Babasının vefatından sonra zor dönemler geçirdiklerini vurgulayan Özbek "Galatasaray Lisesi'nde yatılı okudum. 8 sene okuduk, bitirdik. 8. sınıftayken babam vefat etti. Hayatımdaki zor dönemler orada başladı. 13-14 yaşında çocuğu düşünün, babası 44 yaşında rahmetli oluyor. Biz ortada kaldık. Annemin okuma yazması yok, para hiç yok" dedi.
İş hayatına atılım sürecini anlatan Galatasaray Başkanı "1960'lı yıllarda lisan bilen çok az. 2 lisan bilen kişi olarak hayata atılalım diye Orta Doğu Üniversitesi'ne gittim. Ankara'da barınamadım. Yaşam koşulları müsaade etmedi. Oradan İstanbul Teknik Üniversitesi, Makine Fakültesi'ne nakil yaptım. Hayata erken atılmak için 1973'te babamdan kalan 16 metre karelik dükkanda yedek parça ticaretine başladık. Kardeşimle ortak olduk" dedi.
Hayatındaki yükselişte eşinin büyük parmağı olduğunu vurgulayan Özbek "Nirun Şahingiray ile görüştüm. İlk bayii toplantısına girdik. Bir tek ben 24 yaşındayım. Bu bizim hayat başlangıç noktamız. Bu hayat kavgasında en büyük desteği eşimden gördüm. Yedek parça çantasını sırtlıyorsun otobüslerde... Her seyahat 15 gün. Yeni evli bir insansın..." dedi.
Gelişiminde Galatasaray'ın büyük pay sahibi olduğunu ve her daim kulübün yanında olduğunu belirten Başkan "Bu hayat çizgisinde 2 önemli nokta var. Birincisi, Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti'nin fırsat eşitliği tanıdığının kanıtıyım ben. İkincisi evet Galatasaray bize bütün yolları açtı, biz Galatasaray'a borçlandık. Elim ekmek tuttuktan sonra her seviyede Galatasaray'ın yanında oldum. Özhan Canaydın döneminden bu yana hep Galatasaray'ın içindeydim" dedi.
Galatasaray'a hizmet vermekten gurur duyduğunu söyleyen başkan "Benim bırakacağım en büyük miras Galatasaray'a verdiğim hizmetlerin anılması. Hizmet etmekten gurur duydum. Geçmişte yaptığım gibi bugün de elimden ne geliyorsa hizmet etmeye hazırım" dedi.
Kulüpte birlik ortamı yaratmayı hedeflediklerini söyleyen Özbek "Galatasaray'da yapacağımız projeleri anlatırken, önce bir barışacağız diyoruz. Galatasaray'da sevgi iklimi yaratmak için çalışıyoruz. Alınan skordan daha öncemlisi bu. Amacımız Galatasaray'ı iyi günlere taşımak. Böyle bir fikir birliği varsa, biz niye kavga içine girelim. Bütün başkanlarıma, Fatih Hoca'ya anlattım. Kemerburgaz temel atma törenine de hepsini davet ettim. Hepsine teşekkür ederim" dedi.
Mecidiyeköy projesinde karşı karşıya kaldıkları süreçten bahseden Galatasaray Başkanı "Mecidiyeköy projesi 2014 yılında Duygun abi döneminde yapıldı. Bizden önceki yönetim zamanından sadece bir çukur vardı. Duygun abi burayı ne yapalım dedi. Buradan 500 metre ilerde benim otelim vardı. Eksper firmalarına bir çalıştırma yaptıralım dedik. Bize gelen raporda buranın en iyi kullanılma şekli otel. Burayı otel yapalım dedim. Ya iş hanı yapacağız ya otel. Otel daha verimli olacaktı. Dugun abi neyle yapacağız dedi, ben hallederim dedim. Denizbank'a gittim, Hakan Ateş'e anlattım. Bana 10 milyon Dolar civarında limit aç dedim. Galatasaray'ın durumu belli dedi, Dursun Özbek olarak imza vereceğim dedim. Limit açtı. O binayı bitirdik. Ondan sonraki dönemde de turizm, Beyoğlu'nda bomba patlaması vs. bir anda İstanbul turizmi çöktü. Bu sefer burayı bitirsek, açarsak kiraya vereceğiz. Titanik Otelleri arkadaşım. Onunla konuştum burayı kiralayalım dedim. Bu projeyi bitirmek üzere girdiğim 2018 seçimini kaybettim" dedi.
Önceki yönetimin Mecidiyeköy projesi ile ilgilenmediklerini belirten Özbek "Gelen yönetim bu projeye fazla ilgi göstermedi. O bina tekrar biz yönetime gelene kadar kullanılmadı. Proje devam etmedi. 2022'de yine bir çalışma yaptırdık. Mecidiyeköy'ü motor projesi olarak düşünelim. Bunu, bir başka projenin başlangıcı olarak kabul edelim. En kolay rezidans yapılıyor. O suretle Mecidiyeköy'ü rezidansa dönüştürdük. Statta yaptığımız çalışmada yüzde 70'ini sattık. 6 bin 750 olarak belirledik fiyatı. Galatasaray camiası bu projeye sahip çıktı. Yönetim kurulu 2'şer, 3'er tane aldı. Aşağıdaki dükkanı iyi paraya Halk Bankası'na sattık" dedi.
Kemerburgaz'da yeni yapacakları tesislerin stadyuma yakınlığına vurgu yapan başkan "Mecidiyeköy projesine ortadan girdik. Biz Florya'dan çıkalım, Milli Emlak'tan 49 yıllığına aldığımız Kemerburgaz arazisi var. Stada 5 dakika. Buraya geçelim, Florya'ya da başka bir proje yapalım" dedi.