Polis asker kim varsa yığın sınıra, 2 milyon yeni dalga diyor dalga mı geçiyosunuz lan
suriyeli, pakistanlı ve afgan mültecilerin ülkeye akın etmesi
- Konbuyu başlatan Alper Yılmazlar
- Başlangıç tarihi
Artık biraz ırkçı mı olsak diyorum
Afrikalılara lafım yok. Adamların zararı yok. Diğerlerine olurum ama
20 senedir dalga geciyorlar
Çok korkunç videolar var
CLT-L09 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
CLT-L09 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
bu ülkeyi ancak işgal durumu topraktan uyandırır. her şerde bi hayır var diyelim.
tabi bi de bu şerefsizce politika yüzünden 17 yaşında bitkisel hayata giren ayşegül gibi canlarımız var, allah bu sancılı süreçte herkesi korusun esirgesin.
tabi bi de bu şerefsizce politika yüzünden 17 yaşında bitkisel hayata giren ayşegül gibi canlarımız var, allah bu sancılı süreçte herkesi korusun esirgesin.
Çaresizce kaçanlar da hep erkek
reiz bu kez sabun fırlatır potansiyel seçmenlerine.
Öküz tahta çıkarsa öküz padişah olmaz, saray ahır olur.
Bunu bende gördüm. Bu nasil bi caresizliktir yarabbim.
Bi taraftanda, videoyu cekenler etraftakiler guluyor. Degisik birsey.
Allah yardimcilari olsun
SM-G975F cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
Küreselciler Türkiye'ye görev biçiyor ve sonra da Edirne'nin az ötesinde hudut üssünü faal hale getiriyor,
Neoconlar küreselcileri 60 bin taliban militanına 200 bin kişilik Afgan ordusunu teslim ettikleri için eleştiriyor,
AB, Türkiye için yeni bir Afgan politikası tartışıyor,
Asyadaki Türki Cumhuriyetler sınırlarını kapatıyor,
İran, transit geçiş hizmeti sunuyor,
Türkiye ise izliyor. Çaresiz, politikasız, manevra yapacak kaabiliyetten ve yeterlilikten uzak halde izliyor. Göç dalgasının geldiğini yeni farkedecek kadar yönetmekten yoksun bir halde izliyor.
Neoconlar küreselcileri 60 bin taliban militanına 200 bin kişilik Afgan ordusunu teslim ettikleri için eleştiriyor,
AB, Türkiye için yeni bir Afgan politikası tartışıyor,
Asyadaki Türki Cumhuriyetler sınırlarını kapatıyor,
İran, transit geçiş hizmeti sunuyor,
Türkiye ise izliyor. Çaresiz, politikasız, manevra yapacak kaabiliyetten ve yeterlilikten uzak halde izliyor. Göç dalgasının geldiğini yeni farkedecek kadar yönetmekten yoksun bir halde izliyor.
Durum hiç iç açıcı değil. Çoğunuz belki bilmez, Suriye olaylarından bile önce, Türkiye, Avrupaya gidecek mültecilerin denenme yeriydi. Özellikle Isparta'ya getirilir, 3-4 sene burada kalır, burada herhangi bir sıkıntı çıkarmazlarsa ABD, Avrupa gibi ülkelere sığınmacı olarak giderlerdi. Ki bahsettiğim tipler sıradan mülteci değil, orada banka yöneticiliği yapan, Natoda çalışmış olan, ABD ordusuna yardım etmiş olan tipler. Dil okulum olduğu için göçmenlerle aramı sıkı tutuyordum, çünkü İngilizcesi harika olan tipler vardı ve onlardan guest-speaker(konuşmacı) olarak faydalanıyordum. İçlerinde Somalilisi, Afganı, Suriyelisi, Iraklısı, Katarlısı milyon çeşit insan vardı. Amerikada okumuş bir Afganı işe aldım. Ailesi Amerikadaydı ama kendisi Türkiyede bekliyordu, sırası gelince gidecekti.
2 sene sonra itiraf etti, öğretmen olmadığını, ABD ordusunda tercüman olarak çalıştığını anlattı. Talibanla ABDnin anlaşmalı olduğunu, kaç kez gizliden silah sevkiyatı yaptıklarını anlattı. ABDli subayın söylediklerini taliban liderlerine çeviriyormuş. Nato ile konvoylar hakkında bilgi ulaştırıyormuş, kanada ekibi geldi, göstermelik bir saldırı yapın şurdan geçecekler vs gibi. Hizmetini tamamladığında taliban buna bir mektup vermiş, hep üzerinde taşıdığı bu mektupta infaz emri var. Bu bir pasaport gibi diyor, ABDye gidişimi bu sağlayacak. Birleşmiş Milletlere o mektupla başvurup Türkiyeye gelmiş. Türkiyedeki görevi ise göçmenleri denetlemekmiş, çok sonra öğrendim. ABDli bir elemanla tanıştırdı, 2 ABDli aile yaşıyordu Ispartada, adam bana kendisinin yazar olduğunu söyledi, fakat bu Afgan bir süre sonra beni uyardı, tüm azınlıklarla, mültecilerle, yerel halkla alakalı bilgi topluyor bu eleman dedi. Baktım işler hiç sevmediğim boyutlara gidiyor, afganı şutladım. ABDli ara ara çay kahve içmeye geliyordu kuruma, meğer amacı kurumdaki öğrencilerle tanışmakmış(öğrenci profilimiz akademisyen, hakim, savcı doktor vb). Adamı gönderdim, aradan 1 hafta geçti geçmedi 15 temmuz olayı gerçekleşti. Bu aileler 14ünde ülkeyi terketmişler.
Kuruma ertesi hafta birisi geldi kurslar hakkında bilgi almak için, ilk sorusu yabancı öğretmeniniz var mı diye sordu, yok ama guest-speakerlar geliyor dedim. Hangi ülkeden diye sordu, bende saydım, somali, afganistan, portoriko... ABD dediğimde durdu, ismi nedir dedi, James dedim. Bilgi istedi Jamesle alakalı, yazar diye tanıtıyor kendini ama zannetmiyorum, ne iş yaptığı beni çok ilgilendirmiyor dedim. Hocam ilgilendirsin, bir daha adım atarsa bize haber verin o şerefsizi dedi. Kimliğini gösterdi, istihbarattanmış.
Konu ne ara buraya geldi bilmiyorum ama, o çalıştırdığım Afgan 14-15 yaşından beri USA emrinde çalışmış, ABDnde üniversite okumuş biriydi. İçlerinde en eğtimlisi bile diyebilirim. Onun bile kadınlara bakış açısından rahatsız olurdum. Hatta işten çıkarma sebeplerimden biri buydu. Arkadaşları homoerektusa rahmet okuturdu. Bir kez kuruma arkadaşları geldi, herkese yiyecek gibi bakıyorlardı, bir daha getirmemesini istedim arkadaşlarını. Somali asıllı Katarlı Amerikan hastanesi yöneticisi bir kadını guest-speaker olarak davet etmiştim. Ertesi gün karşı dershanenin sahibini bıçaklamış, sen bana tecavüz edecekmiş gibi bakıyorsun diye. Adam çok samimi arkadaşım, korkudan benden bile şüphelendi o dönem
Kadını daha öncesinde bir terör örgütü kaçırıp günlerce işkence ve tecavüz etmiş sen Amerikalılara çalışıyorsun diye. Sonradan öğrendim. Iraklı cumhuriyet muhafızları kaç kez kafa kestiklerini anlatırlardı. Suriyeli mendil satan bir çocuğun gözü önünde annesine, kız kardeşine tecavüz edilmiş, kafaları kesilmiş. Çocuğu dayısı kurtarıp Türkiyeye getirmiş.
Mülteci-sığınmacı farketmiyor, her birinin bir geçmişi var ve bu geçmiş onlara ağır travmalar yaşatmış. Dikkat edin sizde. Psikolojileri hiç yerinde değil, heleki Afganlar için bunlar gelenek görenek. Hançersiz dolaşmayan millet. Tavuk keser gbi adam öldürüyorlar.
2 sene sonra itiraf etti, öğretmen olmadığını, ABD ordusunda tercüman olarak çalıştığını anlattı. Talibanla ABDnin anlaşmalı olduğunu, kaç kez gizliden silah sevkiyatı yaptıklarını anlattı. ABDli subayın söylediklerini taliban liderlerine çeviriyormuş. Nato ile konvoylar hakkında bilgi ulaştırıyormuş, kanada ekibi geldi, göstermelik bir saldırı yapın şurdan geçecekler vs gibi. Hizmetini tamamladığında taliban buna bir mektup vermiş, hep üzerinde taşıdığı bu mektupta infaz emri var. Bu bir pasaport gibi diyor, ABDye gidişimi bu sağlayacak. Birleşmiş Milletlere o mektupla başvurup Türkiyeye gelmiş. Türkiyedeki görevi ise göçmenleri denetlemekmiş, çok sonra öğrendim. ABDli bir elemanla tanıştırdı, 2 ABDli aile yaşıyordu Ispartada, adam bana kendisinin yazar olduğunu söyledi, fakat bu Afgan bir süre sonra beni uyardı, tüm azınlıklarla, mültecilerle, yerel halkla alakalı bilgi topluyor bu eleman dedi. Baktım işler hiç sevmediğim boyutlara gidiyor, afganı şutladım. ABDli ara ara çay kahve içmeye geliyordu kuruma, meğer amacı kurumdaki öğrencilerle tanışmakmış(öğrenci profilimiz akademisyen, hakim, savcı doktor vb). Adamı gönderdim, aradan 1 hafta geçti geçmedi 15 temmuz olayı gerçekleşti. Bu aileler 14ünde ülkeyi terketmişler.
Kuruma ertesi hafta birisi geldi kurslar hakkında bilgi almak için, ilk sorusu yabancı öğretmeniniz var mı diye sordu, yok ama guest-speakerlar geliyor dedim. Hangi ülkeden diye sordu, bende saydım, somali, afganistan, portoriko... ABD dediğimde durdu, ismi nedir dedi, James dedim. Bilgi istedi Jamesle alakalı, yazar diye tanıtıyor kendini ama zannetmiyorum, ne iş yaptığı beni çok ilgilendirmiyor dedim. Hocam ilgilendirsin, bir daha adım atarsa bize haber verin o şerefsizi dedi. Kimliğini gösterdi, istihbarattanmış.
Konu ne ara buraya geldi bilmiyorum ama, o çalıştırdığım Afgan 14-15 yaşından beri USA emrinde çalışmış, ABDnde üniversite okumuş biriydi. İçlerinde en eğtimlisi bile diyebilirim. Onun bile kadınlara bakış açısından rahatsız olurdum. Hatta işten çıkarma sebeplerimden biri buydu. Arkadaşları homoerektusa rahmet okuturdu. Bir kez kuruma arkadaşları geldi, herkese yiyecek gibi bakıyorlardı, bir daha getirmemesini istedim arkadaşlarını. Somali asıllı Katarlı Amerikan hastanesi yöneticisi bir kadını guest-speaker olarak davet etmiştim. Ertesi gün karşı dershanenin sahibini bıçaklamış, sen bana tecavüz edecekmiş gibi bakıyorsun diye. Adam çok samimi arkadaşım, korkudan benden bile şüphelendi o dönem
Kadını daha öncesinde bir terör örgütü kaçırıp günlerce işkence ve tecavüz etmiş sen Amerikalılara çalışıyorsun diye. Sonradan öğrendim. Iraklı cumhuriyet muhafızları kaç kez kafa kestiklerini anlatırlardı. Suriyeli mendil satan bir çocuğun gözü önünde annesine, kız kardeşine tecavüz edilmiş, kafaları kesilmiş. Çocuğu dayısı kurtarıp Türkiyeye getirmiş.Mülteci-sığınmacı farketmiyor, her birinin bir geçmişi var ve bu geçmiş onlara ağır travmalar yaşatmış. Dikkat edin sizde. Psikolojileri hiç yerinde değil, heleki Afganlar için bunlar gelenek görenek. Hançersiz dolaşmayan millet. Tavuk keser gbi adam öldürüyorlar.
zorla ırkçı yapacaklar insanı
Ben o lafı ırkçı Berke'ye demiştim.